AKP ve MHP arasından su sızmıyor sanılıyor ama durum öyle değil. Aralarında birçok konuda anlaşmazlık var. Ama birbirleriyle kurdukları bağımlı ittifak sebebiyle anlaşamadıkları konuları geleceğe erteleyerek birlikte yürümeye devam etmeye çabalıyorlar. Bu onların zorunluluğu.
Gelin görün ki her şeyi halının altına süpürmeleri ise mümkün değil. Bugüne kadar birbirlerine karşı söyledikleri her şeyin üzerine sünger çektiler. Ama bazıları da ayaklarına dolanıyor. Bunun en güncel örneği andımız kararında yaşanıyor. 1933 yılından 2013 yılına kadar ilköğretim okullarında öğrencilere okutulan “andımız” 2013 yılında AKP hükümetinin yaptığı yönetmelik değişikliğiyle okutulmamaya başlanmıştı. Bu karar Danıştay tarafından 2018 yılında iptal edildi. Karara MEB tarafından yapılan itiraz bir kez daha Danıştay tarafından bozuldu. AKP’nin isteğiyle kaldırılan “andımız” MHP tarafından yeniden okutulmak isteniyor. CHP ve İYİP’de “andımız”ı kaldıran AKP’yi ve onu destekleyen MHP’yi eleştirmeye devam ediyor. Bu anlaşmazlığın çözümü ittifak bileşenleri için kolay olmayacak.
“Andımız”la ilgili tartışmaları nasıl değerlendirmeliyiz? Bizi ilgilendirmez mi? Elbette bizi ilgilendirir. Düzen siyasetinin bileşenleri arasında yürütülen bu tartışma emekçi halk için iki yönüyle değerlendirilebilir. Bu konuda iki yanlışı gözlemlemek gerekiyor.
İlk yanlış “andımız” metninin eşitlikçi, demokratik bir metin olmayışıdır. Eğer bu and tüm çocukların ortak andı olacaksa onlar arasındaki ulusal farklılıkların korunması gerekir. Bir ulusun mensubu olunmasını övmek halkların eşit ve kardeşçe yaşadığı bir dünya kurmasını yok sayan bir yaklaşımdır. Hiçbir ulus hiç bir ulustan üstün değildir.
İkinci hatalı yaklaşım ise liberal çevrelerde gözlemleniyor. Hiçbir eski ritüeli çağdışı bulmayan bu yaklaşım modernleşmenin öne sürdüğü her ritüeli çağdışı buluyor. İçeriğinin yanlış olması bir yana çocukların veya gençlerin ortak güncel ilkeler benimsemelerinin, bunları dile getirmelerinin ritüel olarak neresi çağdışı olarak ele alınabilir? Bu ezber halk egemenliğinin her ritüelini ortadan kaldırıp yerine dini ritüeller dayatan AKP gericiliğiyle aynı kökeni paylaşıyor. Dini motifler ulusal motiflerden daha eskidir. Modernlik ve çağdaşlık liberal ezberlerin vitrin süsü olamayacak kadar kafa yorulması, geliştirilmesi gereken başlıklardır. Bu performansı onlardan beklemiyoruz.
İlerleyen günlerde bu konuyu anlatmaya devam edeceğiz.