Anayasa Mahkemesi, HDP’nin kapatılması için hazırlanan dosyanın usulen eksikliklerle dolu olduğunu belirterek iade etti. Bunun üzerine ilk tepki kararı hazırda bekleyen Devlet Bahçeli’den geldi: HDP de yetmez, AYM de kapatılsın.
İktidar ve ortaklarının hamlelerinin gösterdiği değişiklikleri incelemenin önemli olduğuna yazılarımızda sıkça değiniyoruz. Sosyal medyada gördüğünüz gazetecilerin kulis bilgileri toplaması olarak değil, devrimci siyasetin mücadele yönünü belirlemek için inceliyoruz, tartışıyoruz. Bu açıdan da dava açıldı diye hemen HDP kapatıldı oldu bitti havası doğru değil. Bu hukuksuzluk düzeninin içerisinde de tartışmalar sürecektir.
Siyasi iktidar, içeride ittifaklarını ve oy tabanını tutmak için en çok saldırdığı HDP’yi kapatmaktan başka yollar aradığını her seferinde dile getiriyordu. Bunca yıldır ülkede parti kapatma tarihini sileceğim diyerek yola çıkıp, her seferinde dediğinden caymak iktidar açısından da o kadar kolay değil. Muhalefette bazen, “her istediğini yapsa da bir şey olmuyor” şeklinde oluşan algı da doğru değil. Kaybettikleri itibarın haddi hesabı yok.
HDP’nin kapatılması tartışmasını tek başına hukuki açıdan tartışmak doğru olmaz. İlk etapta dosya AYM’deki hukuk kırıntılarına tosladı ise bu olumlu bir haberdir. Bu elbette mümkündür. Ancak hukuki bir düzende ilerlemediğimizi de görmek gerek. Bahçeli ‘AYM de kapatılsın’ diye çıkış yapıyor. Meclis’te tamamlanmış bir oylama AKP’liler kaçırdı diye yeniden yapılıyor. Oyunun her türlü kuralını kendilerine uydurmaya çalışmaları sürüyor. Bu ihtimal olsa bile, “dediler şıp diye oldu” şekline olmadığını görelim.
‘Hukuk da neymiş, kendime göre düzenlerim’ dedikçe, kendi ayağına dolanacak kararları almaktan kaçınmaları da mümkün değil. Bir anayasa, en demokratik koşullara işaret etmese bile, bin yılların deneyimi ile çıkacak sorunları önleyen maddeler bütününden oluşur. Bunu bu kadar çok ihlal edenler kendi ayağına dolanmasından da kaçamayacak.
Onu da kapatalım, bunu da kapatalım naralarının bir hükmü yok. Her şeyi yapabilirler beklentisi, insanlığın da aklına güvenmemektir. Emekçi halkın eli de armut toplamıyor.
HDP’nin kapatılması tartışmasının dava açılır açılmaz bittiği eğilimi doğru değil. İktidar bir çok boşluk yaratmaktan kaçamıyor. Oy kaygısı hala sürüyor. İttifaklarının hepsi bir bütün değil. Kendi tutarsızlıklarını örtme çabasının sonu yok. Bu süreç belki yeni başlıyor ama devam ediyor. Sonuçlar ne olacak görmeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz.