İlk açıklandığında çokça tartışılan, AKP’nin yıllardır propagandasını yaptığı yerli otomobil fabrikasındaki koşullar gün yüzüne çıktı. AKP’nin diğer mega projeleri gibi bunun da arkasında hiçbir hakları verilmeyen ve son raddeye kadar sömürülen emekçiler var.
İnşaat-Sen’e ulaşan işçiler, şantiyedeki yetersiz yemekhane koşullarını ve duşlarda sıcak suyun bile sağlanamadığını anlatıyor. Bir tarafta temel hiçbir parçasının üretilemediği, tasarımı bile İtalya’da yapılan, taşıma suyla döndürülmeye çalışılan ‘yerli otomobil’, diğer tarafta yemekhanesi bile düzgün olmayan bir fabrika şantiyesi... Aynı kimseye bir yararı olmayan köprüler, yollar ve havalimanları gibi yerli otomobilin de tek işlevi yandaş sermayeye daha çok kazandırmak olacak. Arada da AKP kendi propagandasını yapacak.
AKP’nin övündüğü ne varsa arkasından yolsuzluk, dolandırıcılık ve sömürü çıkıyor. AKP yandaş sermayeye tanıdığı sınırsız yetkilerle işçileri sömürülmesine, doğanın katledilmesine ve kamu kaynaklarının yağmalanmasına göz yumuyor. Yerli otomobilin üretim süreci de bu durumdan ayrı değil. Kapitalizmi ve sonuçlarını dışarıda aramaya gerek yok, en ‘yerli’ üretimin kalbinde, en ‘milli’ iktidarın temelinde görebiliriz.