Kadınların mücadelesi, işçilerin mücadelesi ile bir araya geliyor. Maaşını alamayan, işyerinde tehdit edilen, taciz edilen kadınlar kadın kurtuluş mücadelesinden edindiği deneyimlerle işçi mücadelelerinde de öne çıkmaya başlıyorlar.
Kadın Meclisleri içerisinden doğan İşçi Kadın Meclisleri önümüzdeki günlerde bu konumunu daha çok pekiştirecek. Bürokratik sendikal atalet İşçi Kadın Meclisleri’nin çabalarıyla bir kez daha kırılıyor. Örgütlü kadın hareketi mücadele deneyimini birçok toplumsal kesime göre çok ilerletti. Bu mücadele içerisinde fikirler geliştirenn, örgütleyen, görev alan, toplantılara, eylemlere katılan ya da şimdilik sadece uzaktan takip eden herkes bu olumlu deneyimlerden üzerine düşeni alıyor ve biriktiriyor. Büyük kadın kitlelerini etkileyen mücadele deneyimi, doğacak yeni direnişler için de bir okul görevi görüyor. Bu durum pek çok mücadele alanını da tetikliyor. Tüm bunlarla beraber krizin etkisiyle de işçi kadınlar kendisini sınıfın içinde tanımlıyor ve hakkına el konulduğunda ilk itiraz eden olabiliyor. Crakers Pizza örneğinde olduğu gibi kadınların fiili öncülüğünü önümüzdeki günlerde yeni oluşacak ya da büyüyecek toplumsal hareketlerde göreceğiz.
Bugünkü eylem örneği çoğalmalı ve kadın hareketi, sömürü ilişkilerini kökten sarsacak olan işçi sınıfıyla beraber mücadele deneyimini de artırmalıdır. Zaten oluyor diye düşünmeyelim. Daha büyük örnekler yaratma imkanı önümüzde duruyor. Bunun için yeni yol ve yöntemler de geliştirmek gerekir.