Peker’in açıklamaları sonrası ortadan kaybolmasıyla hatırladığımız Soylu muhtarlara yaptığı bir konuşmada AKP yönetiminin hukuki süreçlerle ilişkisini özetledi. ‘Mahkeme kararı bizim arkamızdan gelsin’ diyerek uyuşturucu kullanılan metruk evlerin fiili durumlarla yıkılabileceğini söyledi.
Bu fikirler elbette yalnızca Soylu’nun değil, tüm AKP yönetiminin. Yandaş ihalelerden kolluk güçlerinin organizasyonuna her mesele işte bu bakışa göre düzenleniyor. Hukuki süreçler yalnızca iktidarın planlarında bir yeri olduğu sürece önemseniyor. Geri kalan her durumda arkaya atılıyor, sonradan aşılması gereken sorunlar olarak görülüyor. Hukuk bile bu düzeyde ele alınırken, en küçük bir evrensel bakışın parçası bile kalmamışken de iktidar elini attığı hiçbir meselede dikiş tutturamıyor. Delikli kova bir avuç suyu taşıyamıyor. Soylu da bu durumu itiraf ediyor.