Üniversite Yok Uzaktan Eğitim Var

Üniversitelerin açılma tarihi yaklaştıkça yüz yüze veya online eğitim kararları da önem kazanıyor. Binlerce öğrenci üniversite yönetimlerinin vereceği kararları bekliyor. Yönetimler de iktidarın anlayışına benzer şekilde tüm öğrencileri etkileyecek kararları son güne bırakıp kendi koltuklarından başka bir şeyi kaale almadıklarını gösteriyor.

YÖK’ün yüz yüze açıklamasına rağmen üniversitelerde şu ana kadarki eğilim online eğitimden yana oldu. Birkaç üniversite online eğitim ile devam edeceklerini açıkladı. Kampüslerde salgın önlemlerini arttırmaktansa online eğitime devam etmek demek, üniversiteleri üniversite yapan her özelliğin çöpe atılması demektir.

Uzaktan eğitimle birlikte iktidarın üniversitelerle ilgili tüm sorumlulukları ortadan kalkıyor. Harcamalar düşüyor. Kampüs hayatı sonlandırılıyor. Kampüslerdeki siyasi çalışmalar sorun olmaktan çıkıyor. Gençlerin üniversite deneyiminin tamamı ekran başında takip edecekleri derslere indirgeniyor. Salgının en tehlikeli dönemlerinde bile fabrikaları açık tutanlar üniversiteleri açmak için kıllarını kıpırdatmıyor.

Üniversiteler gibi kamu kaynaklarıyla sürdürülen faaliyetlerin azaltılması ve her hizmetin özel sektöre devredilmesi neoliberalizmin temel eğilimlerinden biridir. Salgın süreci de iktidara bu eğilimleri uygulamaya koymak için büyük fırsatlar sunuyor. İktidarın üniversitelerin açılmasını istemesinin tek sebebi, ‘salgına rağmen okulları açık tuttuk’ diyebilmek olabilir. Ancak bunun dışında üniversitelerde yüz yüze eğitimi başlatmak için bir sebepleri yok. Sağlıkta, ulaşımda, altyapı hizmetlerinde olduğu gibi üniversitelerin yönetiminde de temel eğilimler neoliberalizm çizgisinden ayrılmıyor.