Kısa çalışma ödeneği koronavirüs salgının başladığının kabul edilmesiyle uygulamaya konulan ekonomik önlemlerden biriydi. İşyerlerinin kapanmaya, çalışmalarına ara vermeye, çalışma sürelerini azaltmaya başlamasıyla birlikte artan işsizliği önlemek için alınan önlemlerden biriydi. Patronlara hazineden teşvikler, hibeler verilirken kısa çalışma ödeneği için işsizlik fonu kullanıldı. Yani işçilerin ücretlerinden kesilerek oluşturulan fonla yine kendi zor zamanlarına çare olabildi.
Şimdi salgın hala etkilerini göstermeye devam ediyorken bu ödeneğin mart sonunda kesileceği duyuruldu. Yani siyasi iktidar herkes başının çaresine baksın benden bu kadar dedi. Bu işten çıkarmaların artacağının habercisidir. Her ne kadar yasak dense de kod 29 ile on binlerce işçi işten çıkarıldı. Kat be kat fazlası ücretsiz izne gönderildi.
İşçi sınıfı salgın günlerini işsizleşerek ve yoksullaşarak geçirdi. Üzerindeki yükler arttı, mücadele koşulları daha çok zorlaştı. Ama sermaye sınıfının ve siyasi iktidarın işçi sınıfının zararına olan her uygulaması büyük bir uyanışın da önünü açıyor.
Kesilen ödenekler, işsizleşen, yoksullaşan işçiler yeni örgütlenmelerini oluşturarak bu koşulların üstesinden gelmeyi başaracaklar. İşçi sınıfı dostlarını ve düşmanlarını bu kötü günlerde daha iyi tanıyor.