Datça Belediyesi’nin sahil kullanımı yetkisinin bakanlık yoluyla alınıp Muçev’e verilmesiyle kıyıların özelleştirilmesi tekrar tartışılıyor.
Normalde kıyıların kullanımı yetkisi belediyelere ait. Ancak genelde belediyeler AKP ya da MHP’de ise sahil kullanımı belediyelerin yetkisinde oluyor. AKP ya da MHP’de değilse sahil kullanım yetkisi bakanlık yoluyla bir özel şirkete devrediliyor. Kıyıların neredeyse tamamı buradan rant elde edecek kim varsa onlara peşkeş çekiliyor. Herkesin eşit kullanımına açık olan sahillerden parasını vermeyen yararlanamıyor.
Kıyı kullanımında önce kamu yararının gözetilmesi Anayasa’da bile güvence altına alınmıştır. Herkes eşit kullanım hakkına sahiptir. Kullanım yetkisi belediyelerde olmalıdır ama bu da belediyelerin sahilleri başka özel şirketlere bırakabileceği anlamına gelemez.
Bizim gördüğümüz ise yetki kimde olursa olsun ya bir kişi özel mülkü ilan ediyor ya da işletmeler parasıyla kullanıma açıyor. Sahilleri kullanma yetkisi kamunundur. Ancak bu sahillerin başıboş şekilde bırakılması ve hiçbir hizmetin verilmemesi demek değildir. Buralarda belediyeler eliyle kamusal bir hizmetler verilmelidir. Cankurtaran, tuvalet, şemsiye gibi insanların sahilde ihtiyaç duyduğu hizmetleri belediye kamu yararına karşılamalıdır. Deniz kıyılarının yüzmeye elverişli olup olmadığı denetlenmelidir.
Sahilleri kullanmak, denize girmek lüks olarak görülemez, Ekmek, süt, kıyafet gibi ihtiyaçları nasıl ki kamunun kar amacı gütmeden üretmesi; internet, elektrik, doğalgaz gibi ihtiyaçları karşılaması gerekiyorsa, sahiller de kar amacı gütmeden hizmete açmalıdır. Güvenli bir şekilde denize girebilmek, kumsallarda vakit geçirebilmek hem modern yaşamın bir parçası hem de herkesin ihtiyacıdır. İnsanların ihtiyaçları kamu tarafından planmalı ve karşılanmalıdır.