AKP’nin ekonomide salgının etkilerini gizlemek için başlattığı işten atma yasağı bugün son buldu. Daha ilk günden toplu işten çıkarmaların haberleri gelmeye başladı.
İşten çıkarma yasağı zaten önce Kod-29 ile, SGK’nın yaptığı düzenleme sonrasında da diğer istisnai hallerle patron tarafından deliniyordu. Kod-29 ile işten atılanlardan çok daha büyük bir kesim ise ücretsiz izin uygulamasıyla ekonomik faaliyetten uzaklaştırılmıştı. AKP’nin yapmaya çalıştığı, pandemi döneminde bir anlamda çöken ekonominin bazı sonuçlarını kağıt üzerinden gizlemeye çalışmaktan başka bir şey değildi. Yasağın sona ermesi ile görülen ise bir anlamda ertelenen işten çıkarmaların artık en geniş şekilde uygulamaya konmasıdır. Zaten yıllardır etkisini hissettiren kriz içindeki ekonomiye pandeminin son darbesi artık ertelenemeyecek şekilde görülecek.
Aşı temininin sağlanması ve sokağa çıkmaya yasaklarının kalkması ekonominin artık düzeleceği izlenimini verebilir. Ancak durum bundan çok uzak. Salgın döneminde dağıtılan kredilerin, ödenemeyen kiraların ve alınan borçların vadesi gelmiş durumda. AKP’nin anlatmaya gelince büyüttüğü, vermeye gelince küçülttüğü destek ve yardımlar bu yükleri kaldırmaktan uzak. Bunların sonucunda bekleyeceğimiz tek şey yaygın bir işten çıkarma dalgası ve birkaç ay içinde TÜİK’in oynanmış verilerinde bile göreceğiz zıplayan işsizlik oranlarıdır.
İşsizlik dalgası emekçiler için zorlu dönemlerin başlangıcıdır. Ancak ekonomik krize yönelik bir mücadele için büyük bir fırsattır da. Böyle bir dönemde karamsarlığa değil, bu dalganın mücadeleye kazandıracağı fırsatlara odaklanmalıyız.