Erdoğan sokağa çıkma yasaklarının kaldırılacağını söylerken “Müzikle ilgili sınırlamayı 24.00'e çekiyoruz. Kusura bakmasınlar gece kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur.” dedi. Pandeminin en başından beri ya göstermelik ya etkisiz önlemler açıklandı. Şimdi de Erdoğan pandemi önlemini yine yaşam tarzına müdahale fırsatı olarak kullanan bir açıklama yaptı.
Herkesi düzenleyebileceğklerini, istedikleri kalıba sokabileceklerini düşünüyorlar. İnsanların alkol kullananı, itiraz edeni, eğleneni makbul değil. Ama uyuşturucu ticareti yapan, rüşvet alan makbul insan. Turistler gelsin diye bütün şaklabanlıklar mübah, ama eğlenmek mübah değil. Şimdi ne olacak? Rüşvet verebilen işletmeler 24.00’ten sonra müziğin sesini açabilecek mi?
Gece süpürge çalıştırmak alt komşuyu rahatsız eder. Ancak yasak olmamasına rağmen toplum bunu kendi arasında çözer. Kaldı ki bu rahatsızlık veren bir konudur. İnsanların sanatından, eğlencesinden rahatsız olmak görülmüş şey değildir. Üstelik rahatsız olanların gelmek zorunda olmadığı ortamlar için. Bu yasa apaçık şekilde kendi seslendiği muhafazakarlara göz kırpmaktır.
Toplumu düzenleme çabası bir zamanlar o AKP’nin çok karşı çıktığı toplum mühendisliğine girer. Ancak toplumun bundan böyle geriye dönmesi imkansız gibi gözüküyor. Yasaklar insanların yaşam tarzını değiştirmesine sebep olmaz ama rüşvet gibi karaborsa gibi yasadışı yolların önünü açar. Yasaklayanların kusurlarına bir çentik daha ekler.
Pandemi sürecinde hiçbir destekte bulunulmayan, görmezden gelinen müzisyenler, işsiz kalan kafe-bar çalışanları, yaşam tarzına müdahale edileceğini düşünen binlerce kişi #KusuraBakıyoruz dedi. Bu saatten sonra toplumun geriye dönmesi de Erdoğan’ın kusurlarının kapanması da çok zor.