Dün yapılan NATO Zirvesi’nde, Erdoğan’ın Biden’ı selamlamak için ayağa kalkarken çekilen bir fotoğraf gündeme geldi. Yakalanan tek bir anda, Erdoğan Biden’ın önünde eğilmiş ve elini öpüyormuş gibi görünüyordu. Yabancı basının kullandığı bu fotoğraf elbette gerçeği yansıtmıyor. Erdoğan gerçek anlamda Biden’ın elini öpmüş veya önünde eğilmiş değil. Ancak sonrasındaki açıklamalara bakarak Erdoğan’ın görüşmede buna benzer bir konumda olduğunu söyleyebiliriz.
Erdoğan Ermeni Soykırımı konusunun hiç açılmadığını kendisi söyledi. Ancak görüşmeden önce Biden’a bu konunun hesabını soracak gibi bir tavra bürünmüştü. Konuyu açması gereken kendisiydi. Bunun dışında Gülen’in iadesi, Kürtlere verilen destek gibi konularda da esip gürleyerek bu görüşmeye gidildi. Ancak tüm bunları yelin alıp götürdüğü görüldü. Çünkü Erdoğan’ın amacı anlattığı gibi hesap sormak değil iktidarına destek ve bir açık aramaktı. Temel sorunların Bakanlıklara havale edilmesi bunlarda bir gelişme olmadığını anlatıyor. Yine de Biden’ın Türkiye’ye karşı sert müdahale kararları almadan istediği noktalara çekmek istediği anlaşılıyor.
Görüşmenin en somut kısmının ise Afganistan olduğu ortaya çıktı. Belli ki ABD ve NATO ülkelerinin Afganistan’dan çekilmesi sonrası Türkiye’nin orada kalması ve emperyalistlerin yarattığı bataklıkta çıkarlarını koruması isteniyor. Nisan ayında İstanbul’un Taliban ile barış görüşmelerine ev sahipliği yapması, Afganistan’la ilgili sorumluluk alınmasının istendiğini zaten gösteriyordu. Barış görüşmelerinden bir şey çıkmayınca durum bir güvenlik meselesine dönüşmüş durumda. Elbette başka bir ülkede askeri güç bulundurup emperyalistlerin çıkarlarına taşeronluk yapmak kabul edilebilecek bir durum değil.
İçeride de Bahçeli’nin bugünkü konuşması durumdan memnun olunmadığını ancak yapılacak bir şey olmadığını anlatıyor.
Erdoğan, ABD desteği için elini düşürdükçe düşürdü ve en azından yaptırım gibi müdahaleleri engellemiş gözüküyor. Ancak görünen o ki içeride anlatılacak bir destek de kazanılmış değil. Biden AKP’nin içine düştüğü krizleri ABD’nin çıkarları için kullanmaya devam edecektir. Temel meselelerdeki anlaşmazlıkların ise AKP için kolay çözümleri yok. Sonraki dönemde ABD’nin dümen suyuna ne düzeyde gidileceğini izleyeceğiz.