Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı uzaktan çalışma yönetmeliğini yayımladı. Pandemiyle birlikte bir çok kişinin çalışma koşulları da değişti. Olağanüstü durumlara girilen her dönemde olduğu gibi bu dönemde de tüm yük işçilerin omuzlarına yüklendi. İşten atmalar yasaklandı dendi ancak Kod 29 zulmü ile birçok işçi işten çıkarıldı. Pandemi bahanesiyle “yeni işçi alımı yapmıyoruz” diyerek 6 kişinin yapması gereken işler 3 kişinin omuzlarına yüklendi. Patronlar baskı ve tehditlerine devam ettiler. Günde 12.5 saat çalışma dayatıldı mağaza işçilerine. Bunların hiçbiri hikaye değil. Patronların iktidar ile el ele vererek kurduğu kölelik düzeni. Pandemi sürecinde herkese evde kalın denildi, işçiler ise işyerlerine gönderildi.Çalışma süreleri uzadı, şartlar ağırlaştı. Evlerine gidip dinlenememekten, çocuklarını görememekten yakınıyorlar. Haklılar da.
Mavi yaka eve gidemezken beyaz yaka da evden çıkamıyor. Birçok şirket zaten evden çalışma düzenine çoktan geçti. Şimdi bu durum yönetmelik ile sözleşmeye dayandırılıyor. Sözleşme ile işverenin işçiye gerekli çalışma koşullarını sağlaması bekleniyor. Çalışma koşulları için gereken maliyeti işveren karşılayacak. Bahsedilen maliyetlerde ise elektrik, internet, ısıtma gibi ihtiyaçlar var… Yönetmelik, insanların bir araya gelerek hareket ettiği iş yerlerinin artık tamamen ortadan kalkarak kimsenin birbirinin yüzünü görmeden çalışacağı anlamına da geliyor.
Bir yanda işten vakit bulup eve gidemeyen mavi yakalı işçiler diğer yanda ise tüm günü evde çalışmaktan dışarı çıkmaya vakit bulamayarak geçiren beyaz yakalı plaza çalışanları.