Kanal İstanbul'a Karşı Mücadeleye Hazırlanalım

Erdoğan’ın Haziran sonu açıklamasından sonra bugün basına servis edilen haberlerle ilk adımın 26 Haziran’da atılacağı belli oldu. Ulaştırma Bakanı’nın uydurmalarının aksine, kanalın deniz salyası sorununa faydasının olacağını kimse beklemiyor. Marmara’da dağ gibi salya sorunu beklerken Kanal İstanbul’u tekrar gündeme getirmeyi ancak tüm rasyonelitesini kaybetmişler yapabilirdi, AKP de aynen bu tutumu aldı.
 
AKP Kanal İstanbul sürecine cevaplayamadığı, yakın zamanda da cevaplayamayacağı soruların gölgesinde başlayacak. Kanal etrafında yaratılacak rantın tüm diğer meselelerden daha önemli tutulduğu ortada. Erdoğan, sorular karşısında üç maymunu oynayıp Kanal İstanbul ile de ‘icraat yapma’ söyleminin arkasına sığınmayı planlıyor olabilir. Ancak geçen seferki doğalgaz müjdesinde olduğu gibi, halkın böyle numaralara karnı tok. 
 
CHP de Kanal İstanbul’a başka meselelerde görülmeyen düzeyde karşı konumda. Kılıçdaroğlu hükümete geldiklerinde projeye yatırılan paraların geri ödenmeyeceğini kendi ağzıyla söyledi. Aynı zamanda kanal yapımı, önceki mega çılgınlıkların aksine İBB CHP’nin elinde iken başlayacak. İmamoğlu projeyi engellemek için belediyenin imkanlarını ne düzeyde kullanacak göreceğiz. Ama şu kesin, bu projeye karşı mücadele öncekiler gibi olmayacaktır.
 
Kanal İstanbul’a karşı mücadeleye hazırlanalım. Güncel durumda AKP’nin kanal yapımını açıklayabilecek bir argümanı kalmadı. Kanal inşaatı, kendi karlarını ve rantlarını tüm insanların geleceğinin üzerinde tutanlara karşı tavrımızı anlatabilmek için büyük bir fırsat.