AKP Yaşam Tarzına Müdahale Fırsatını Kaçırmıyor

Bugün itibariyle yeniden normalleşme kararları hayatımıza girdi. Bir açılıp bir kapandığımız bu pandemi sürecinde yine aklın almadığı kararlarla karşı karşıyayız. Akşam ve pazar günü yasaklarının hala devam ediyor olması tıpkı alkollü içecek yasağı gibi bir uygulamaya döndü. 
 
Düğünler serbestken eğlence mekanları kapalı. İş yerleri tam gaz çalışmaya devam ediyor ama 22:00’de sonra açık havada yürümek, bir parkta oturmak bile yasak. Siyasi iktidar yasak kararlarını mantığa göre almıyor. Yaşam tarzına müdahale etmenin fırsatını yaratıyor. Aile kurmak için beklemeye gerek yok, yapılsın düğünler. Ama bir akşam vakti eğlenmeye gidemiyorsunuz. Koronavirüs bulaşsa “o saatte dışarıda ne işi varmış” derler de virüs yayılan fabrikaya “neden üretimi durdurmuyorsun” demezler.
 
Bu sırada eğlence mekanlarının, konser alanlarının kapalı olmasından kaynaklı çalışamayan müzisyenler ne yapıyor? Bol parası olan bir avuç müzisyenden bahsetmiyoruz elbette. Ünlü sanatçıların arkasında çalan, çeşitli eğlence mekanlarından günlük aldığı ücretle geçimini sağlayan müzisyenler de var. Esnaflara yapıldığı gibi göstermelik bir destek bile müzisyenlere yapılmadı, adı bile anılmadı.
 
Kabine toplantısı sonrası kararları açıklayan Erdoğan “Yaz geldi, insanları eve hapsetmenin anlamı yok. Herkes bunaldı” diyor. İnsanın fikri ne ise zikri de odur. Bu zamana kadar gerçekten halk sağlığı için kararlar alınmış olsaydı Erdoğan’ın kendisi bile insanları eve hapsettiğini düşünür müydü? En başta önlemler alınsa, yaygın aşı yapılsaydı insanlar hala yasaklardan bunalır mıydı?
 
Toplum pandeminin önlenmesi için üzerine düşeni yapmaya hazırdı. Daha ilk vaka açıklanmadan önce insanlar maskeyle gezmeye başlamıştı. Pandemi yayılmadan önce herkes tam kapanma açıklaması bekliyordu. Ancak insanların önüne sürekli bilim dışı, öngörüsüz açıklamalar, anlamsız uygulamalar konuldu. Toplum bu mantıksız, tutarsız kararlardan, önlenmeyen pandemiden bunaldı.