Ulaştırma Bakanı İkizdere’ye gidiyor, sözde köylülerin sorunlarını dinleyecek, çözüm getirecek de direnenleri ikna edecek, en azından plan bu. Köylülerin karşısına çıkıyor ama iki cümle dinleyecek sabrı yok. Hemen ezberden konuşmaya başlıyor ‘Yatırım gelecek, yatırım gelecek’. Başka soru soruluyor ‘Siz burada yaşar mıydınız?’ diye, cevap yok. Yine hazırdan sayıklamalar başlıyor, ‘Temsilcileriniz geldi onları dinledik zaten’. Ama ‘Biz niye çağrılmadık’ sorusuna yine cevap yok.
Bakanın köylüler karşısındaki hali artık AKP’nin halk karşısındaki tipik halidir. Ne iki soruya cevap verecek durumları vardır, ne mantıklı bir açıklama yapabilirler. Kendilerini o kadar yüksekte görürler ki insanları dinleyecek sabırları bile olmaz. Tek yaptıkları iş de Cengiz Holding gibilerine ihale ayarlamak ve bunların peşinde koşmaktır.
Sorulardan kaçmak zorunda kalan Bakan yaptığı açıklamada da ‘Köylüler kandırılıyor’ diyor. Tam aksine, artık kandırılamıyorlar. Taş ocaklarına, termik santrallere, maden sahalarına yatırım ve iş geliyor diye bakmıyorlar, bunların ne pahasına kurulduğunu biliyorlar. Sermayenin sözcülüğünü yapan bakanların yalanlarına artık inanmıyorlar. Siz de böyle arkanıza bakmadan kaçmak zorunda kalıyorsunuz. Sermayenin sözcülüğünü yapanların hak ettiği zaten budur.