Önce Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri dev dilekçe pankartını Zincirlikuyu’da bir binaya astı, indirildi. Sonrasında ülkenin dört yanına yayıldı, bunlar indirilemedi. Daha sonra CHP pankartlarla #128MilyarDolarNerede diye sordu, AKP’nin, daha sonra da savcıların elleri ayaklarına dolaştı. Bunlar uydurma sebeplerle indirildi. Şimdi de 1 Mayıs arifesinde tüm illerden yasak haberleri geliyor, sadece anayasal hak olan gösteri ve yürüyüşlerle de sınırlı değil. Tüm bildiri dağıtımları, stantlar, pankart, afiş ve sticker çalışmaları bile yasaklanıyor. Evet, sticker yapıştırmak bile...
Peki bu yasakların istisnası var mı? Olmaz olur mu, devlet yaparsa yasak değil, özel şirketler yaparsa yasak değil. Yani AKP dışındaki siyasi kurumlar yaparsa yasak.
Her gün yüzlerce kişinin öldüğü, önlemlerin kimseyi ikna etmediği, ekonomik krizin her gün daha da derine saplandığı zamanlardan geçiyoruz. Kazan yavaş yavaş ama geri döndürülemez şekilde kaynıyor, AKP de bunu farkediyor. Bu yasaklar da kısa bir süreliğine durumu soğutma denemesi…
1 Mayıs’ın önemi böyle bir süreçte daha da fazla. İktidarın yasakları toplumu bir düzeyde geride tutacaktır ama yalnızca bir düzeyde. 1 Mayıs, siyasi fikirlerimizi en geniş kalabalıklara götürmek, kapitalizmin krizini elimizin ulaştığı her yerde anlatmak için en önemli fırsatlardan biridir. Yasaklar mücadelemizin karşısında kağıt üstünde kalmaya mahkum.