Irak ve Suriye tezkeresi yedinci kez uzatılmak için Meclis'te oylandı. 2012'den bu yana Suriye'ye asker gönderilmesi için TBMM'de eller kalkıp iniyor. Dokuz yıl boyunca gelip geçen tezkereler ardında Ortadoğu'da giderek yayılan bir savaşı, savaştan kaçarken yaşamını yitiren ve sefalete sürüklenen milyonları, palazlanan cihatçı çeteleri ve evlatlarını başkalarının savaşına yitiren aileleri bıraktı.
Bugünkü tezkerenin de ne amacı ne de sonucu farklı olabilir. Toplumsal tabanını kaybeden, dışarıda verecekleri destek görüntüsü için ABD ve Rusya’nın kapılarını aşındıran iktidar hep yaptığı gibi yine savaş süreçlerine kaçıyor. Erdoğan, bir yanda bölge halklarını felakete sürüklerken diğer yanda topluma Osmanlıcılık hayalleri anlatmaya, yerli ve millilik türküleri söylemeye hazırlanıyor.
Ancak bugün yapılan oylamada farklı bir durum da ortaya çıktı. Yıllardır iktidarın dış politikasına kendi eleştirilerine rağmen ‘Evet’ oyu kullanan CHP, net bir söylemle ‘Hayır’ oyu kullanacağını ifade etti. AKP’nin gerilemesi derinleştikçe CHP’nin özgüveni de artmaya başlamıştı. CHP’nin ‘Hayır’ demesi, bu durumun keskinliğini gösterdi. İyi Parti ise ‘Evet’ dedi. Bu durum elbette AKP tarafından Millet İttifakı içindeki bir ayrım olarak kullanılacaktır. Yine de, sonucu değiştirmemiş olsa bile CHP’nin gösterdiği tavır önemli bir değişimin göstergesidir.
Sosyalistler her daim, işçilerin, emekçilerin yeni savaşlara, yeni tezkerelere değil işe ve ekmeğe ihtiyacı olduğunu ileri sürdüler. Tutarlı kalan sosyalistler, doğru yolu işaret etmekten vazgeçmediler. Ama CHP'nin hayır oyu gibi bir hamlesi, doğru yolun çeşitli değişimleri de beraberinde getireceğinin örneği oldu. Tüm blokları sabit kıtalar görmek doğru değil. İçerisindeki en geri unsurları çıta kabul etmek de doğru değil. Bu CHP'nin savaş politikalarına hemen sırtını döneceği anlamına gelmez. Ama tutarlılık gereği, halk çocuklarını savaşa göndermeyi her istediklerinde, bugünkü sözleri çınlayacak her yerde.
Bize düşen bundan sonra da halkların kardeşliğini savunmak ve savaş politikalarına karşı hep birlikte mücadele etmektir.