Kriz Derinleşiyor, Taraflar Netleşiyor

İktidarın başta ekonomik kriz olmak üzere temel sorunlarla boğuşamadığı gün yüzüne çıktıkça muhalefetin kendine olan güveni de artıyor, ülkenin genel gündemleriyle ilgili iktidarı sıkıştıracak iddiaları öne sürüyorlar. Güçlendirilmiş parlamenter sistem, Kürt sorunu, cumhurbaşkanlığı sisteminin nasıl değiştirileceği gibi konularda politika üretiliyor ve siyasi iktidarın bu konularda tepki vermesi sağlanıyor.

Bunun yanında AKP’nin içindeki bir kesim de muhalefetle uzlaşmanın yollarını arıyor ya da böyle bir görüntü vermeye çalışıyor. Ancak mesele bu kadar kolay değil. Normal şartlarda bir seçimde iktidarı kaybedeceği belli olan bir AKP’nin bu seçimden ve sonuçlarından kaçmaya çalışmaması olağandışı olur. Seçim yasasının değiştirilmesi gündemdeydi ancak MHP ile böyle bir kaçışı sağlayacak konularda uzlaşma sağlanamadığını gördük. Seçim yaklaştıkça sürece ‘olağanüstü önlemlerle’ müdahale edilmesi düşük bir ihtimal değil. Ama şimdilik böyle bir eğilimin işaretleri de görülmüyor.

AKP’nin yarın başlayacak yasama döneminde en önemli konusu yeni anayasa çalışmaları olacak. Muhalefet anayasa görüşmeleri üzerinden sıkıştırılmaya ve masaya çekilmeye çalışılacak. Son iki senede AKP’nin yaptığı hamleler boşa düştü, önceki dönemlerdeki gibi gündem belirleyici olamadı. Avantaj muhalefette ancak seçime odaklı kalmak AKP’nin atabileceği hamlelerin bazılarına karşı el düşürüyor.

Krizler derinleştikçe hem iktidarın hem de muhalefetin konumları daha da netleşecek. Ortaya çıkardığı sonuçları titizlikle izleyip değerlendireceğiz.