İşçi Hareketinde Zor Denilen Başarılıyor

Dün yerli otomobil fabrikası şantiyesindeki koşullar, bugün de Siirt’teki A101 çalışanlarının yaşadığı baskılar gündeme geldi, birçok yerde haber oldu. Kısa süre öncesinde Tanzim Market emekçileri, Kazakistan’da mahsur kalanlar, Getir’de çalışan motokuryeler, Crackers Pizza ve Kayı işçilerinin mücadelelerinin örnekleri var. İşçi Hareketi Koordinasyonu ve sendikaları, hem farklı iş kollarındaki işçilere ulaşmayı, hem de onların sorunlarını gündeme getirmeyi başarıyor. Bu başarı bir tesadüfün değil, uzun süredir biriktirilen deneyimlerin, organizasyon becerisinin, verilen emeklerin ve en önemlisi de şaşmadan takip edilen politik fikrin sonucu.

Uzaktan bakan biri için bu gündemler arasındaki bağı görmek zor olabilir. Ülkede kölelik koşullarıyla çalışan, patronların baskısına maruz kalan, haklarını alamayan işçilerin örneği çok. Bir gün inşaat işçilerinin, öteki gün market işçilerinin haberlerinin gündeme getirilmesi olağan sanılabilir. Ancak bu durum ülkedeki yoğun gündemin yol açtığı bir yanılsama. Olağan koşullarda emekçiler ve mücadeleleri çok az gündeme gelir. Gündemi düzen partilerinin atışmaları ve fazla şişirilmiş tartışmalar işgal eder. Bu gündemlerin gürültüsünü kırmak ve emekçilerin sesini toplumun tüm kesimlerine duyurabilmek etkili bir müdahale gerektirir.

İşçi Hareketi Koordinasyonu ve sendikaları işte bu müdahaleyi başarıyor. Yıllarca anlatılan ‘işçi sınıfına ulaşmanın zorluğunun’ o kadar da temelli bir anlatım olmadığını gösteriyor. Elbette henüz ekonomik sorunlar çerçevesinde hareketleri konuşuyoruz. Fakat ülkede yakın tarihte bu konuya hiç kıymet verilmediğini bugünkü sendikaların durumundan görebilirsiniz. Çok büyük imkanlar yok; ancak metropollerde yanıbaşımızdaki market işçilerine, yurtiçi ve dışında dev projelerde sömürülen inşaat işçilerine ulaşılabiliyor. Eski alışkanlıklara takılmadan mücadeleye yeni yöntemler ve keşifler kazandırılıyor. İşçilere asla yalnız yürümeyecekleri gösteriliyor, sesleri olunuyor. Bütün işçilerin kendilerini ifade edebilecekleri kürsüler kurulabiliyor. Tüm bunlarla patronlara karşı mücadelenin seviyesi her gün biraz daha arttırılıyor.

Tüm yoldaşların işçi hareketindeki çalışmaları örnek alması gerekir. Öznelere ulaşabilen, onların sesleri olup mücadeleye katabilen ve bu başarıları herkese kabul ettirebilen faaliyetlere tüm mücadele alanlarında ihtiyaç var.

Emekçilerin mücadelesini ilerletirken kazanacağımız deneyimler ve özgüven tüm alanlardaki mücadelelerin de önünü açacak.