AKP’li eski Meclis Başkanı İsmail Kahraman yeni yapılacak anayasada laiklik kavramanının olmaması gerektiğini, yani ilk dört maddenin değişmesi gerektiğini söyledi. Sonra yanlış anlaşıldığını ancak laikliğin yine de olmaması gerektiğini açıkladı. Erdoğan ise bugün Kılıçdaroğlu’nun ilk dört maddeyi değiştirmeyi düşündüğünü söyleyip CHP’ye saldırdı.
Erdoğan’ın konuyu saptırma çabasını bir kenara bırakalım. Ülkedeki laiklik deneyiminin iktidar tarafından her fırsatta nasıl hedef alındığını biliyoruz. İsmail Kahraman da ait olduğu gelenek itibariyle ağzını her açtığında laiklik meselesini kaşıyan, Türkiye’nin zaten bir İslam ülkesi olduğunu anlatan ve anayasadaki kavramı hedef alan bir figür. Erdoğan ve AKP sözcüleri tarafından açıktan desteklenmiyor ancak fikirleri her gün fiili şekillerde karşımıza çıkıyor. Eğitimdeki gericileşmeden kadınların haklarını kısıtlama çalışmalarına, hatta sigara ve içkiye yönelik düzenlemelere kadar birçok ayrıntı bu mücadelenin parçası oluyor.
Toplumun konumunu ise son yapılan bir araştırma gösteriyor. AKP seçmeninin bile yüzde 56’sı laikliği ülke için gerekli gördüğünü açıklıyor. Bu oran diğer partilerde daha da yükseliyor. Araştırmaya katılanların yaklaşık yüzde 70’i laikliğin gerekli olduğunu düşünüyor.
İktidarın laiklik karşıtı tutumunu açıktan ilan etmesi bu ortamda zor ancak hiçbir fırsatın kaçırılmayacağı da bir gerçek.